Aile Hekimliği Nedir

AİLE HEKİMLİĞİ NEDİR?

Pek çok gelişmiş ülkede birincil bakım sağlık hizmetleri aile hekimleri/genel pratisyenler (AH/GP) tarafından sunulur. Bu nedenle bu ülkelerdeki birinci basamak sağlık hizmeti sunma yöntemleri Aile Hekimliği Sistemi olarak adlandırılır. Aile hekimliği bir sistemin adı değil bir tıp disiplininin adıdır ve bir bakım sunma felsefesidir. Aile hekimliği çağdaş bir sağlık hizmeti sunmak için yetiştirilmiş aile hekimliği uzmanlarının tıp disiplinidir.

Dünya Aile Hekimleri Birliği WONCA’nın Avrupa kolu olan WONCA – Avrupa 2002’de aile hekimliğini ve özelliklerini tanımlamıştır.  Bu tanım daha sonra 2005’de ve 2011’de güncellenmiştir.

WONCA – Avrupa’nın tanımına göre aile hekimliği, kendine özgü eğitim içeriği, araştırması, kanıt temeli ve klinik uygulaması olan akademik ve bilimsel bir disiplin ve birinci basamak yönelimli klinik bir uzmanlıktır. Altı çekirdek yeterlik içinde tanımlanan 12 temel özelliği vardır: Bu çekirdek yeterlikler ve temel özellikler şunlardır:

  1. Birinci basamak sağlık merkezinin yönetimi
  2. Sağlık sistemiyle ilk tıbbi temas noktasını oluşturur; hizmet almak isteyenlere açık ve sınırsız bir giriş sağlar; yaş, cinsiyet ya da kişinin başka herhangi bir özelliğine bakmaksızın tüm sağlık sorunlarıyla ilgilenir.
  3. Sağlık kaynaklarının etkili ve verimli kullanımını sağlar. Bunu bireylere sunulan bakımı koordine ederek, birinci basamakta diğer sağlık çalışanlarıyla birlikte çalışarak ve gerektiğinde hasta adına üstlendiği savunmanlık göreviyle diğer uzmanların sunduğu hizmetlerle teması yöneterek yapar.
  4. Kişi merkezli bakım
  5. Bireye, ailesine ve topluma yönelik kişi merkezli bir yaklaşım geliştirir.
  6. Kendine özgü bir hastayla görüşme süreci vardır. Bu süreç, etkili bir iletişimle hekim ve hasta arasında zaman içinde gelişen bir ilişki kurulmasını sağla
  7. Kendi sağlıklarının sorumluluğunu almaları ve sağlık sorunlarını yönetebilmeleri için hastayı güçlendirir.
  8. Sağlık hizmetlerinin hastanın gereksinimleriyle belirlenen sürekliliğini sağlamaktan sorumludur.
  9. Özgün sorun çözme becerileri
  10. Rahatsızlıkların toplum içindeki prevalans ve insidansının belirleyici olduğu özgün bir karar verme süreci vardır.
  11. Hastaların akut ve kronik sağlık sorunlarını aynı anda yönetir.
  12. Kapsamlı bakım
  13. Gelişimlerinin erken evresinde henüz ayrışmamış bir şekilde sunulan ve acil girişim gerektirebilen rahatsızlıkları yönetir.
  14. Uygun ve etkili girişimlerle sağlık ve iyilik durumunu geliştirir.
  15. Toplum yönelimli olma
  16. Toplumun sağlığı için özel sorumluluk üstlenir
  17. Bütüncül (holistik) yaklaşım
  18. Sağlık sorunlarını fiziksel, ruhsal, sosyal, kültürel ve varoluşsal boyutları ile ele alır.

WONCA bu çekirdek yeterlikler ve temel özellikler bağlamında aile hekimlerini yaş, cinsiyet ve rahatsızlık ayrımı yapmaksızın tıbbi bakım arayan her bireye kendi aile, toplum ve kültürleri bağlamında kapsamlı ve sürekli bakım sağlamadan sorumlu kişisel doktorlar” olarak tanımlamıştırAile hekimlerinin “her zaman hastalarının özerkliğine saygı duyduklarını; topluma karşı mesleksel sorumluluk taşıdıklarını” vurgulamıştır. WONCA’nın tanımı ile Aile hekimleri “Rahatsızlıklarının yönetimini hastalarıyla görüşürken, yineleyen temaslarla oluşan bilgi birikimini ve güveni kullanarak bedensel, ruhsal, toplumsal, kültürel ve varoluşsal etkenleri birlikte değerlendirir; mesleksel görevlerini, sağlığı geliştirerek, hastalıkları önleyerek, sağaltım, bakım ya da rahatsızlıklarda hafifleme sağlayarak yerine getirirler. Bu görevleri, sağlık gereksinimlerine ve hizmet sundukları toplumun var olan kaynaklarına göre ve gerektiğinde bu hizmetlere ulaşmada hastalara yardımcı olarak ya doğrudan kendileri tarafından ya da diğer meslek çalışanlarının hizmetleri aracılığıyla gerçekleştirirler.

WONCA’nın tanımı kapsamında değerlendirildiğinde aile hekimliğinin altı temel ilke üzerine kurulmuş bir uzmanlık dalı olduğu görülmektedir. Bu ilkeler hizmette süreklilik, kapsamlı hizmet, sağlık hizmetlerinde koordinasyon, toplum sağlığı, koruyucu hekimlik ve aile bütünlüğüdür. Aile hekimliğinde başarılı hizmetin esası bireylere sunulan sağlık hizmetinde bu ilkelerin hepsinin bir arada dikkate alınmasıdır. Geniş kapsamlı ve koordinasyonu mükemmel olan bir sağlık hizmeti süreklilik, aile ve toplum temelinde bir bütünlük içermelidir.

Aile hekimliğinin en önemli ilkesi hizmette süreklilik birey veya aile üyelerinin aynı kişi, kurum veya kuruluştan hizmet almaya devam etmeleri sürecinde karşılaşılan tüm sağlık süreçlerinde ve periyodik sağlam kişi muayenelerinde aynı hekimin kişiyi en azından belli aralıklarla görmesi ve sağlık sorunlarını çözmede yardımcı olması demektir. Böyle bir hasta – hekim ilişkisi doğal olarak karşılıklı güven ve saygıya dayanacaktır ve güçlü bir tedavi edici unsurdur.

Aile hekimliğinde vurgulanması gereken önemli bir diğer özellik önceliğin hastalık değil hasta olmasıdır. Diğer uzmanlık dallarından farklı olarak hastaların aile hekimlerine başvurmaları için belli bir organ ya da organ sisteminde sorunları olması, belli bir yaş grubunda olmaları veya belli bir cinsiyette olmaları gerekmemektedir. Hastalar aile hekimlerine o an için hastalıkları olmasa da başvurabilirler.

Aile hekimleri toplumda var olan hastalıkların insidans ve prevalansını dikkate alarak özgün karar alma süreçleri ile sorunlara çözüm üretmeye çalışırlar. Bunun için öykü, fizik muayene ve araştırmalardan elde edilen bilgiler yorumlanarak hasta ile iş birliği içinde uygun bir yönetim planı yapılır. Aile hekimliğinde öykü alma diğer uzmanlık alanlarından farklıdır. Özgün görüşme becerilerinin kullanıldığı görüşme süreci ile hem hasta hem de hastalık tanınmaya çalışılır ve hasta – hekim ilişkisi güçlendirilir. Öykü alınırken hastanın sorununun kişisel, ailesel ve toplumsal yönleri araştırılır. Hastaların aile hekimlerine getirdikleri yakınmaların her zaman onların gerçek sorunları olmayabileceği bilinci içinde varsa “gizli gündemleri” açığa çıkarılmaya çalışılır. Bazen hekimin gerçek müşterisinin başvuran hasta değil hastanın sağlığından endişelenen aile ya da arkadaşları olabileceği akılda tutulur. Bu nedenle aile yönelimli bir yaklaşımla hasta ve ailesi değerlendirilerek hasta için önemli olan kişi ya da kişilerden sorunun çözümü için destek kaynakları olarak yararlanılır.

Bütüncül bir yaklaşımla hastaların sorunlarının biyolojik, psikolojik ve sosyal yönleri dikkate alınarak çözümde de bu etmenlerin rolü değerlendirilir. Zamanın etkin kullanımı, araştırma yapma gibi çalışma ilkeleri benimsenir. Kesin olmayan durumlarla karşılaşıldığında uygun araştırmalarla durum aydınlatılmaya çalışılır. Gerekli olduğunda acil girişimlerde bulunulur. Hastalıkların erken ve ayrışmamış dönemlerinde başvuran hastaların yönetimi için uygun çalışmalarla erken girişimler planlanır. Yönetim planı, tanı ve tedavi amaçlı girişimler etkin ve etkili bir şekilde son rehberlere göre hasta ile iş birliği içinde planlanır.

Aile hekimleri, bütüncül bakım kapsamında hastanın sağlıkla ilgili tüm bedensel, ruhsal ve sosyal durumlarıyla ilgilenirler. Hastalarının hem akut hem de kronik sorunlarını yönetirler.

Sorumlu oldukları kişilerin sağlık sorunlarının yönetiminde kişiyi bir bütün olarak değerlendirdikleri için var olan tüm sağlık sorunlarına hitap ederler. Hasta ile her karşılaşmayı sağlığı geliştirme ve hastalıkları önleme için bir fırsat olarak değerlendirir ve sağlık ve esenliği geliştirirler.

Aile hekimleri kişilerin sağlık sorunlarını yaşam döngüsü yaklaşımı içinde değerlendirirler. Kişilerin yaş sürelerinin belli dönemlerinde farklı sorunları olabileceği akılda tutulur.  Yaşamın tüm evrelerinde hastanın gereksinimlerini dikkate alındığı bir değerlendirme sonucu periyodik sağlık muayeneleri ile hastalıkların önlenmesi, erken tanınması ve tedavisi ve esenlendirme için yaşa ve cinsiyete göre kanıta dayalı tarama testlerini yapar ve sağlıklı yaşam biçimi için danışmanlık verirler. Hastalarına sağlığın korunması ve geliştirilmesine yönelik kapsamlı hizmet sunar. Dolayısıyla aile hekiminin, hastasıyla tüm yaşamı boyunca gizlilik çerçevesinde bir iletişimi olacaktır.

Hastalıklar ve sağlıkla ilişkili durumların nedenlerinin bireyin davranışları, aile ve toplum içinde kökleri vardır. Toplum bireyin sağlığını birçok yönden etkilemektedir. Aile hekimleri bireylerin sağlık sorunlarını değerlendirirken toplumsal bağlantıları da dikkate alırlar. Toplum yönelimli olma olarak adlandırılan bu özellik içinde bulunduğu toplumun sağlık gereksinimlerinin, sağlık inançlarının ve davranışlarının farkında olmayı gerektirir. Toplum yönelimli aile hekimleri bireyin hastalık nedenlerinin toplumsal örüntülerini ortaya çıkarmaya ve bu sağlık sorununu toplum içinde çözmeye çalışır. Bu amaçla toplumsal kaynakları kullanırlar.

Aile hekimleri toplumu değerlendirme sürecinin bir parçası olarak sağlık ve hastalığın toplumsal özelliklerini ve uygulamayı karşılaştırır. Toplumdaki sağlık sorunlarına dair bilgi toplar. Bu toplumsal veriler toplumu değerlendirmeyi iyileştirir. Toplum üyelerinin bakış açılarının öğrenilmesi özgün sorunların anlaşılması ve çözümü için önemlidir. Toplum üyeleri kendi kaynaklarının farkındadırlar ve bunları harekete geçirmek için yetkindirler. Toplum yönelimli aile hekimleri toplumda görülen hastalıklar, risk etmenleri konusunda topladığı bilgiler ışığında toplumun sağlığının korunması için gerekli girişimleri planlar, gerekli ise diğer sektörlerle iş birliği yapar ve uygulamaya çalışır.

Aile Hekimi, uzun süreli hasta hekim ilişkisinin sağladığı olanakla hastasının geçmiş yaşantısını, sorunlarını, geçirdiği hastalıkları ve geçmişte ve halen kullandığı ilaçları, hastanın yasam biçimini bildiği için bakımın sürekliliğini sağlamada en iyi konumdadır ve istendiği takdirde ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumları ile iş birliğine hazırdır.

 
Eklenme tarihi :10.11.2022 11:29:13
Son güncelleme : 10.11.2022 11:29:13