Göğüs Cerrahi Temel Eğitim Dönemi (İlk 3 Yıl)

Göğüs ve damar cerrahisinin uğraşı alanına giren daha çok genel yaklaşımlara yönelik bir eğitim verildiği, ayrıca göğüs damar cerrahisi pratiğinde sık uygulanan ancak üst düzey bilgi ve beceri gerektirmeyen ameliyat tekniklerinin kontrollü olarak öğretildiği bir eğitim dönemidir.

Birinci Dönem (0-6 ay): Bu dönemde araştırma görevlisi klinik gereksinimleri ve eğitim düzeyine uyacak sayıda nöbet tutarak kıdemsiz asistan olarak çalışır. Amaç araştırma görevlisinin sistemik fizik muayene yanında göğüs ve damar cerrahisini ilgilendiren spesifik muayeneleri ayrıntıları ile öğrenmesini, hastaların ameliyata hazırlanmaları konusunda deneyim kazanmasını ve ameliyat sonrası bakım hakkında genel bilgi sahibi olmasını sağlamaktır. Ayrıca uygulanan spesifik tanısal yöntemleri, nöbetlerde acil hastalara yaklaşımı ve resüsitasyonu öğrenir. Bu süreç içinde servisi ve ekipmanları tanır. Hasta yatırma ve çıkarma ile ilgili idari işleyişi kavrar. Ameliyatlara izleyici olarak katılır.
Uygulamalı eğitim çalışmaları yanı sıra, makale sunumları, seminerler ve diğer toplantılara dinleyici olarak katılarak göğüs ve damar cerrahisi alanında teorik bilgilerini gelistirir.

İkinci Dönem (7-12 ay): Araştırma görevlisi bu dönemde de klinik gereksinimleri ve eğitim düzeyine uyacak sayıda nöbet tutarak kıdemsiz asistan olarak çalışmaya devam eder. İlk 6 ayda yeterli teorik ve pratik bilgi birikimine sahip olduğuna karar verilen araştırma görevlisi servis hastaların takibine daha aktif katılır, kıdemsiz asistan olarak ameliyatlara katılır. Öncelikle ameliyathane koşullarını, ameliyathanedeki perioperatif hazırlıkları öğrenir ve 2. veya 3. asistan olarak ameliyatlara girer.
Teorik eğitim kapsamında makale saatleri, seminer ve diğer toplantılara katılır ve aşamalı olarak önce makale sunar sonra seminer hazırlar.

Üçüncü Dönem (13-36 ay): Araştırma görevlisi bu dönemde kıdemli asistan olarak çalışır. Klinik gereksinimlerine ve eğitim düzeyine uyacak sayıda nöbet tutar. Servis çalışmalarına aktif katılırken kıdemsiz asistanların çalışmalarınıda yönlendirir ve kontrol eder. Ögretim üyeleri veya başasistan kontrolünde poliklinik çalışmalarına başlar. Cerrahi girişim olarak küçük ve orta grup ameliyatları başasistan veya ögretim üyesi kontrolünde yapar.
Teorik eğitim çalışmalarına hem dinleyici olarak hemde makale ve seminer sunma şeklinde aktif olarak devam eder. Ayrıca deneysel ve klinik çalışmalar konusunda bilgisini artırmak için anabilim dalınca yürütülen çalışmalara yardımcı olarak görev alır, ulusal toplantı ve kongrelere katılabilir.
Araştırma görevlisinin diğer anabilim dallarında yapması gereken rotasyonların bu dönemde yapılması amaçlanır. Ayrıca tez konusu için teorik bazda çalışmalar yapar.

Hastaya genel anestezi verilir.
İşlem süresi bir saatin altındadır.
Ameliyatın etkisi hemen ortaya çıkar.
Hasta uyandığında elleri kuru ve sıcaktır.
Operasyon sonrası hasta 12-24 saat kadar hastanede kalınır.
Ameliyat sonrası çok az rahatsızlık verir.
Deri kıvrımları içinde kaybolacak kadar çok küçük bir iz bırakır.
İyileşme bir veya birkaç gün gibi kısa bir sürede olur.
Hastaların çoğu 1 haftada normal çalışma düzenlerine dönerler.

Ağır kalp-akciğer hastalığı olan, plevral hastalık veya akciğer ameliyatı geçiren, tedavi edilemeyen tiroid hastalığı olanlar cerrahi tedavi için uygun değildir. Etkili, kalıcı, emniyetli ve çok az rahatsızlık veren bir tedavi yöntemidir. Vücudun başka bölgelerinde (sırt, kalça) terlemenin artması (%20-50) en sık görülen yan etkidir. Ancak hastaların çok azında (%2) önemli olur. Nadir görülen diğer bir yan etki de yemek esnasında terleme olmasıdır. Komplikasyonlar %1 civarında, çok az görülür. Nadiren veya her cerrahi işlemde görülebilen anestezik maddelere ve ilaçlara karşı allerjik reaksiyonlar, kanama, enfeksiyon ve komşu organ yaralanması oluşabilir. Bazen göğüs boşluğunda hava kalması (pnömotoraks) gelişebilir. Ancak çoğunda kendiliğinden kaybolur ve pek problem yaratmaz. Horner sendromu denilen (göz kapağında düşme, göz bebeğinde küçülme ve yüzde terleme azalması) komplikasyon; çok nadiren kalıcı olsada birkaç ay içinde normale dönebilir. Bu yöntemle: el terlemesinde: %98, koltuk altı terlemesinde: %80 üzerinde, ayak terlemesi için yapılmasa da ayak terlemesinde: %25 civarında başarılı sonuç alınmaktadır.

Eklenme tarihi :18.11.2022 16:54:09
Son güncelleme : 18.11.2022 16:54:09